17 Nisan 2012 Salı

Bana dünyadaki Tek Kız Benmişim Gibi Davranmasını İstiyorum


Bana dünyadaki tek kız benmişim gibi davranmasını istiyorum. Ben varken kimse sana zarar veremez, desin istiyorum. Ama o hiçbir şey yapmıyor. Sanırım bir ilişkideki en zor dönem sevgili olunmadan hemen önceki dönem. İnsan asla nasıl davranacağını bilemiyor. Aslında onun bir kız arkadaşı olup olmadığını ya da bir başkasına aşıkı olup olmadığını sormadım bile. Gayet net biriyim. Birinin bana asıldığını hissettiğimde bana asılıyor musun? diye soracak kadar netim. Ama soramıyorum. Buna cesaretim yok. Kız arkadaşım var, demesinden korkuyorum. Bir başkasını seviyorum, demesinden korkuyorum. Korkularımla baş başa kalıyorum.
Aslında onun masallardaki gibi, filmlerdeki gibi kahramanım olmasını çok istiyorum. Onun yanında hiçbir şey düşünmek istemiyorum. Başımı omzuna yaslamak istiyorum. Saatlerce onunla konuşmak, çocuklar gibi şakalaşmak, olur olmaz şeylere gülmek istiyorum.
Beni basketbol maçına çağırıyor. Basketbol izlemeyi gerçekten çok severim. Gidiyoruz. Çıkışta biraz yürüyoruz. Hava soğuk. Elimi tutar mı acaba diyorum, yok. Belki kız arkadaşı var ve beni sadece arkadaşı olarak görüyor. Ama onunla arkadaş falan olmak istemiyorum. Sevgili olmayacaksak arkadaş olmayalım. Zaten bana yetecek kadar arkadaşım var. Seni üzmek istemiyorum diye konuşmaya başlıyor. Sonrasında ne dediğini dinlemiyorum bile. Tek istediğim yalnız kalmak ve ağlamak. Onun yanında ne işim var, diyorum. Beni niye buraya çağırdı, diyorum. İçimden bildiğim bütün küfürleri ediyorum.
Oysa ellerimi tutacak ve "Daha önce hiç bu kadar güzel, seksi, zeki, tatlı, harika, naif, sanatçı ruhlu bir kızla karşılaşmamıştım." diyecekti. Öyle hayal etmiştim. Neyin kafasını yaşıyorsam öyle hayaller kurmuştum. Sanırım kadınlarla erkeklerin farkı burada ortaya çıkıyor. Sanırım detaylardan anlam çıkarmamayı öğrenmeliyim. Öğreneceğim çok şey var, henüz çok gencim daha.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder